Ana içeriğe atla

Terk et


Şimdi kapat gözlerini her şeyden arınarak. Hiçbir şey olmamış gibi , kimse yok gibi ve kimse de hiç olmayacak gibi. Sadece ve sadece kendine odaklan . Derin de bir hüzün oluşsa da kaçma artık kendinden . Kimse yok desen de her yer karanlık desen de odaklanacağın ve okuyacağın ilk kişi sen ol . 
Birileri hep olucak , birileri hep gelicek , birileri hep gidecek, birileri hep kıracak, birleri hep üzecek, birileri hep seni sen olmadığın için yargılayacak ama onlar hep birileri olarak kalacak bir olup gelip gidecek...

Ama sen okumaya çalışır isen kendini , üzmez isen hiçbir zaman içinde ki küçük bedeni , kırmaz ise kalbini , incitmez isen ruhunu , yıpratmaz isen kendi içinde var olan cevheri ... İşte sen sen olaya başlar ve senden size ulaşır kimseye ihtiyaç duymadan ihtiyaç duyulması gereken kişiye sadece ihtiyaç duymaya Başlarsın...

Aç gözlerini iç dünyadan oluşan bütün düşüncelerin ile şimdi bak hayatına ne kadar anlamsızca gelip geçtiğini farkına var . 
Ve bir kez daha kendin ile de odaklan gerçek yaşam ile .. çünkü bu yaşam ile mücadele edecek olan sensin ve sonunda mükafatlandırılacak olan da yine sensin ...
Bu neden ile vaz geç artık her şeyden senin olmayandan . 

Terk et dünyayı dünyan için , terk et hislerini hissiyatların için terk et kendini kendin için ve terk et terk etmeyi terk etmek için ...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

kaleme dökülmeyen sözcükler

Çok kararsız kaldığımız anlar olmuştur elbet . Bazen bir şarkı dinleme kararsızlığı , Bazen film seçme kararsızlığı , bazen de yüreğimiz de var olan acıya tercüme olacak sözcükler bulamama kararsızlığı... Ve de bu kararsızlık sonucu dökülen satırların katliamına sebep olmak. Bu kararsızlık İle de İç dünyasına yabancı olur muydu insan . Bu kadar uzak olabilir miydi kendine ... Bilemiyorum .  Ne garip hale geldik de yaşadığımızı hayata bir yabancı olduk , çözmüş değiliz . Başı boşluk boğazımıza dayanmış da kaçıyoruz kaçtığımız kadar .  Nereye kadar söyler misiniz nereye kadar bu kadar amaçsızca yaşamak ... Evet okuduğunuz her yazım aynı konu üzerinde dönebilir sizin için . Ama şöyle bir gerçek de var , Siz bu yaşamı çözmüş olabirsiniz ama ben çözmüş değilim .  Bir bulmaca gibi benim için . Bazen dediğim gibi bir bulmaca çözülmesi beklenen , bazen de sıralar dolu bir diyar , bazen seyredilmesi gerek bir gösteri alanı ...                                                         

KİMİM Kİ BEN ?

Herkesin bir hayali vardır elbet . Gerçekleştirmek istediği nice plan ve programlar . Bitmek bilmeyen istekler ile hayatı devam ettirmeye çalışmak ... Niceler sığdırmayı çok sevdiğimizi biliyorum ki bu da hayatımızın bir parçası haline gelmiş durumda daha da fazla da ziyadeleşecektir eminim .  Peki nereye kadar sürecek bunlar hiç düşündün mü ? Yani nasıl anlatsam bilmiyorum ki bazen sözcükler yetersiz gelebiliyor maalesef.  Düşünmenizi istiyorum ve de hayal etmenizi istiyorum.  Dünyaya İlk gözlerimizi açtığımız zamanı düşünün ;  savunmasız , aciz , hiçbir şeye gücü yetmeyen daima birilerine muhtaç olma iç güdüsü ile hareket etmeye çalışan ve de bu duygu nedeni ile de istemesizce oluşan binbir türden uyarı mesajları ...  Ama bu kadar aciz olmamıza rağmen bir o kadar masumduk ki herkesin etrafımızda pervane olduğu bir dönem ... Sonra yaşam ile karşılaşarak ayır etmeksizin dünyamıza uğrayan her şeyi dünyamıza almaya başlayınca güçleştik ama bir o kadar da masumluğumuz kaybediv

Sessizliğini BOZ

İnsanoğlu olarak garip varlıklarız. Bir anda dünyaya hakim olabilecek bir kapasiteye sahipken bir anda da dünyanın en aşalık varlığı olabiliyoruz . Orta yolun olmadığını insanlık tarihine bakıp görebiliyoruz . Olması gerek bu mu diye sormak da gerekiyor lakin bu soruyu sormaya dahi tenezzül edebilecek bir konuma da artık sahip değiliz . Evet dediğim gibi insanoğlu garip bir varlık . Ve istediği her şeyi yapmaya sahip olan bir varlık olarak kendini görebiliyorken binlerce acizlik vasfına sahip .  Her geçen gün Adalet ve hâk diye bangır bangır bağıran toplumken 7 Ekim 2023 tarihinden beri Adalet kavramı galiba herkesin yüreğinde yer edinmemeye başladı, başladı ki halen bu tarihe kadar sessizliğini sesi olamıyoruz. Evet az çok hangi konu hakkında bir yazı yazacağım anlaşılmış oldu, yüreğinde bir nebze vicdan kalmış olanlar anlamıştır.  Bu yazıyı yazmak da baya geçmiş bulundum biliyorum bu konu hakkında böyle sessiz kalan kesime yer edindiğim içinde kendi kendimi kınıyorum. Çün